23 Ağustos 2023 Çarşamba

Bu başka dil herkes için başkaydı.

 


Adeta okunuyordu.

İnsanların yüzleri genellikle okunur şaşırmamıştım. 

Lakin farklı bir şey vardı.

Çok net paragraflarla ayrılmıştı hikayesi:

Sanki tek insanın değil de birbirinden farklı insanların hikayesi tek surattaydı. 


Alın çizgileri ağaç dalları gibi belirgin,

Göz çukurları mezarlar kadar derindi.

Kaç insanı üst üste gömdüğünü düşünmek dahi istemedim;

İçindeki mezarlığa.


Zihni 7yaşında çocuk zihni kadar aktifti sanki

Öğrenme çağının en bilge seviyesindeydi.

Göz bebeklerinden belliydi.

Dudaklarının kıvrımı eski dağ yolları gibi belli belirsizdi:

Ayrılıyor gibiydi burnu 

Onun değildi sanki, terk ediyordu suratını.


Yüzünden hikayesi okunan insanlar arasında en canlı hikaye onun gibiydi.

En ölü gülümseme de ona aitti. 


Hemen  anlaşılamayacaktı.

Belki aylarca mimiklerini izlemek gerekiyordu. 

Yoğun biri için çözmesi çok zordu, gerçi kimse kimseyi çözmeye çalışmıyordu. 


 Kendine has güzelliği çirkinliğinden geliyordu.

İnsanlar buna çekilip ertesi gün belki aramıyorlardı bile.

Belki de o aramayan insanların hikayeleriyle paragraflarını tamamladığı içindi,

Hikayesinin başka dilde oluşu. 


Bu başka dil herkes için daha başkaydı. 

Hiç kimse okuyamazdı. 

Bence zaten mezar taşında yazanı dahi kimse anlayamacaktı.

Hem de herkes okuyacaktı. 



İnsanların yüzleri genellikle okunur.